Alımlar Hızlanacak

Avrupa Merkez Bankası (ECB), beklendiği gibi faiz oranlarında bir değişikliğe gitmedi. Yapılan açıklamada tahvil alım programının yılın ikinci çeyreğinde hızlanarak devam edeceği belirtilirken, karar sonrası Avrupa devlet tahvil faizlerinde düşüş gözlendi.

Tahvil alım programları neden önemli?

Tahvil fiyatlarının faizleriyle ters orantılı olması göz önünde bulundurularak, merkez bankalarının tahvil talebinde bulunup satın alım yapmaları, bu tahvillerin fiyatlarını arttırırken faizlerini düşürüyor. Böylece, politika faizlerinin yanında piyasada oluşan faizleri de kontrol altında tutmuş oluyorlar. Tahvillerin bir borçlanma aracı olmaları nedeniyle bu faizlerin düşük kalması, temelde borçlanma maliyetlerinin de düşük kalmasını sağlıyor.

Krize karşı verilen cevaplar:

• Pandemiyle beraber diğer merkez bankaları gibi ECB de ‘pandemi acil alım programı’ (PEPP) ile tahvil alımlarını arttırarak, virüsün tahrip ettiği ekonomilerin toparlanması noktasında adımlar attı.

• Mart 2020’de 750 milyar avro ile başlattığı programın büyüklüğü, son olarak 1.85 trilyon avroya çıkmış durumda.

• 2021 yılı için daha önce %1 olan enflasyon tahmini, fiyatlarda geçici bir artış beklenmesi nedeniyle %1,5'e revize edilirken, %3,9 olan ekonomik büyüme tahmini %4’e yükseltildi.

• Diğer tarafta Fed, aylık 120 milyar dolarlık tahvil alımına devam ediyor. Pandemi öncesi 4.1 trilyon dolar olan Fed’in bilançosu, şuan 7.5 trilyon doların üzerinde bir büyüklüğe sahip.

ECB başkanı Lagarde ise, piyasadaki faizlerin beklenenden önce artışa geçmesinin istenmeyen bir durum olduğunu belirtti. Bu durum da hemen 2013 yılında Fed başkanı Bernanke’nin söylemlerini akıllara getirdi. Taper Tantrum olarak da bilinen tahvil alım hızında yavaşlamaya gidileceği açıklaması, faizleri arttırarak borçlanma maliyetlerinin yükselmesine ve özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan ülke döviz kurlarında yükselişe neden olmuştu. Bu bakımdan Powell ve Lagarde şimdilik bu konuda daha temkinli davranıyorlar.