Kış aylarına, İngiltere’de ortaya çıkan mutasyona uğramış virüs nedeniyle çok iyimser bir ruh haliyle girmedik. Aşı haberleri moralimizi yüksek tutmamıza yardımcı olsa da, Türkiye’de ve dünyada artan vaka sayıları, karantina uygulamalarını da beraberinde getirdi. Bütün bu yaşananlar, tüketici harcamalarının azalmasına ve işletmelerin zor duruma girmesine neden oldu.
Bilim kurgu filmlerini aratmayan 2020’yi geride bırakırken, Wall Street Journal’ın (WSJ) haberine bakılırsa 2021 için daha iyimser olabiliriz.
Habere göre:
Sorun arz, talep değil: Tarihteki çoğu resesyon, artan faiz oranlarının veya sıkıntılı piyasa koşullarının mal ve hizmetlere olan talebi azaltması ile başladı. Talep azaldığında işsizlik arttı ve bu da talebi daha da baskıladı. Fakat daha çok bir doğal afeti andıran salgın döneminde sıkıntı arz tarafında yaşandı. Aşıların etkili olması ile karantinalar son bulabilir ve talep hızla artabilir.
Yardım paketleri: Devletlerin açıkladıkları eşi benzeri görülmemiş büyüklükle teşvik paketleri sayesinde ekonomiler ayakta kalmayı başardı.
Kalıcı hasar yok: Resesyonlar genel olarak müşteriler, tedarikçiler ve çalışanlar arasındaki bağı kopararak çok sayıla işletmenin iflas etmesine neden olur. İşgücünden tamamen kopan çalışanların tekrar iş bulması oldukça uzun zaman alır. Bu da ekonomilere uzun vadeli zararlar verir. WSJ’a göre, durumun salgının başında korkulduğu kadar kötü olmaması, 2021’e iyimser bakabilmemiz için bir başka sebep.
Geçtiğimiz aylarda bir çok kişinin işini veya işyerini kaybettiğini, önümüzdeki dönemin ise oldukça zor bir süreç olacağını unutmadan, 2021’e hızlı bir toplanma ile işsizlerin işlerine kavuşacağı ve yeni işletmelerin eskilerin küllerinden doğacağı iyimserliğiyle başlayabiliriz.
Comments